Kayıtlar

Masal "Tavşan Ve Yavrusu" Yazan: Makbule Ertürk

Resim
 MASAL                                     Tavşan ve Yavrusu      Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde Beykoz'un Zerzevatçı Köyünde bir tavşan varmış. Bir de onun küçük yavrusu. Birlikte mutlu bir şekilde yaşıyorlarmış.       Bir gün hava çok soğukmuş, tavşan yemek yapmak için dolapları açmış ama hiç yiyecek kalmamış. Karınları da çok acıkmış.  Yavrusuna demiş ki: - Karnımız çok acıktı, akşam olunca da açlıktan uyuyamayız. Ben gidip tarladan havuç toplayayım biraz. Sen evde uslu uslu otur.      Tarlada dolaşmış dolaşmış hiç yiyecek bulamamış. Yorgun argın evine dönerken yol kenarında sebze satan manavcıyı görmüş.  Havuçlar kıvırcıklar nefis görünüyormuş.  Dayanamamış manavcıya sormuş, korkarak tavşan: - Bu gün hiç yiyecek bulamadım. Bana ve evdeki küçük yavruma verebileceğin biraz havuç var mı? Lütfen...

Masal "Merdivenci Adam" Yazan Erman Ertürk

Resim
MERDİVENCİ ADAM         Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur zaman içinde Beykoz'da Kılıçlı diye bir köy varmış. Bir yaz günü Merdivenci Adam bu köy civarında kır gezisi yapıyormuş. Y aşlı bir adamla karşılaşmış. Selamlaştıktan sonra yaşlı adama karnını doyurmak için nereden yiyecek bulabileceğini sormuş. Yaşlı adam da ona bu köyün ormanında yiyecek olduğunu söylemiş. Burada çok güzel çilekler var, demiş. Kiraz ağaçları, elma ağaçları, dut ağaçları, armut ağaçları var istediğinden toplayıp yiyebilirsin demiş. Karpuz demiş, karpuz da var mı? Karpuz yok, demiş yaşlı adam. İlla da karpuz isterim, demiş Merdivenci Adam. Yok işte ne yapalım olanlardan ye, demiş yaşlı adam. Bu sıcakta soğuk bir karpuz, böyle güzel bir yerde ne güzel yenirdi demiş, Merdivenci Adam.  Etraf çok güzelmiş gerçekten hava sıcakmış, hafiften bir rüzgar esiyormuş ağaç yaprakları hışır hışır şarkı söylüyormuş. Kuşlarda cıvıl c...

Masal "Üç Kız Kardeş" Yazan Erman Ertürk

Resim
   MASAL MERDİVENCİ ADAM AT ÇİFTLİĞİNDE        Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde. Bir zamanlar Beykoz'da İshaklı diye bir köy varmış. Bu köyde Merdivenci adam adında biri varmış. Merdivenci adam At çiftliğinde çalışıyormuş. Eşi ve çocuklarıyla iki katlı bir evde yaşıyorlarmış.  Eşi küçük taş fırında ekmek pişirip satıyormuş. Çocuklar anneleriyle ekmek yapmayı çok seviyorlarmış. Bazen babalarıyla at çiftliğine gidip atları seyrediyorlarmış.    Bir gün yağmur yağıyormuş. Çocuklar pencereden dışarıya bakıyorlarmış. Dışarıda kimseler yokmuş.  Küçük bir köpek yavrusu görmüşler. Islanmış bir halde duvarın kenarında duruyormuş.     En küçükleri onu eve alalım demiş. Anneme soralım demiş ortanca kardeş. Hep birlikte annelerinin yanına gidip durumu anlatmışlar. Anneleri eve almamız doğru olmaz. Belki babanız ona bahçede bir kulübe yapar demiş.       Anneleri bahçe kapısını açıp...

Masal "Altın Tuğla" Yazan Burak Furkan ERTÜRK

Resim
                                       Masal Altın Tuğla  Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde Afyon'nun bir köyünde bir aile varmış.  Babaları taş ocağında çalışır, anneleri ise bahçede mısır yetiştirip onları satar, bazılarını yemekte kullanırmış.  Bir gün çocukları dışarıya çıkmışlar. Bu güzel köyde yemyeşil ağaçlar varmış. Sonra en küçük kız çocuk olan Leyla bir evin yanından geçerken bir tuğla görmüş. Ama bu normal renkte bir tuğla değilmiş. Bunun üzerine Leyla: --Altın buldum! diye bağırmış. Leyla'nın abileri sesi duyar duymaz hemen oraya koşmuşlar. Abileri o sarı tuğlayı görünce altın olduğunu sanmışlar. Sonra onları gören bir köylü: --O tuğla ile ne yapıyorsunuz? Ortancı çocuk olan Selim: --Biz altın bulduk, deyip oradan uzaklaşmışlar. Eve geldiklerinde anneleri o tuğlayı görünce: --O tuğlayı neden eve getirdiniz? der. En büyük çocukları Bar...

Masal "Balıkçı Adam" Yazan Azra Zeynep Ertürk

Resim
BALIKÇI ADAM      Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde bir adam varmış. Bu adamın uzakta bir evi varmış. Evinin de biraz uzağında bir  göl varmış. Gölde balık tutarmış.  Sonra biraz balık tutup  onları  alıp eve götürüyormuş.   Evde de balıkları pişirip yiyormuş.       Bir gün gölün önüne gelen bir şey görmüş. Yaklaştığında  onun bir deniz yıldızı olduğunu anlamış.  Deniz Yıldızı'nın birkaç gündür orada olduğunu fark etmiş. Çünkü  Deniz Yıldızı  kokmuyormuş. Sonra  adam birkaç ağaç dalı alıp o deniz yıldızına bir tablo yapmış.  Sonra  bir ip alıp tabloya eklemiş içine de deniz yıldızını  içine asmış sonra bunu eve götürüp bir duvara asmış. Bu deniz yıldızı duvarda  çok güzel görünüyormuş. A kşam  olmuş, adam  çok geç olmadan yatmaya karar vermiş.      Sabah olunca  biraz yürüyüşe çıkmış fazla  geçmeden bi...

Masal "Madenci Kardeşler" Yazan Erman Ertürk

Resim
  Masal Madenci Kardeşler                                              Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde Beykoz’da Göllü diye bir köy varmış. Bu köyde madenci olmak isteyen iki kardeş varmış. Babaları hayvancılık yapıyormuş Onların inekleri nefis süt verirlermiş. Çünkü burada yemyeşil çayırlar, mis gibi bir hava ve pırıl pırıl akan küçük dereler varmış. Sabah erkenden kalkan Anneleri ineklerinin yanına gider onları sever yemlerini ve sularını verirmiş. Sonra onlardan süt sağarmış. Sütleri sağdıktan sonra inekleri serbest bırakırmış, ineklerde çayıra doğru salına salına giderlermiş.  Sonra çocuklarını kaldırır beraber kahvaltı hazırlarlarmış. Küçük oğlu hemen tavukların kümesine gider onları dışarı çıkarıp yumurta var mı diye bakarmış. Yumurta bulursa neşe içinde onu alıp pişirmesi için annesine getirirmiş. Kahvaltıdan sonra babası...

Masal "Kuş Adası" Yazan Azra Zeynep Ertürk

Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, uzaklarda bir ada varmış. Burası kayalıkmış. Kuşlar gelip buraya konarlarmış. Bu yüzden buraya kuş adası denirmiş. Bazen dalgalar olurmuş.   Bir gün bu kayalara şiddetli dalga gelmiş. Kayalara bir sürü balık gelmiş. Bu yüzden buraya balık seven kuşlar gelmiş.  Bu bir kaç gün devam etmiş. Haberlere çıkmış. İnsanlar bu adayı gezmek istemişler.0 Sonra insanların ilgisi azalmış. Orda şiddetli yağmurlar başlamış. Çok dalga gelip çok balık geliyormuş fakat kayalar küçük olduğu için balıklar düşüyormuş. Buraya deniz feneri yapmışlar. Artık kuşlar buraya oturamıyormuş. Kuşlar başka adaya gitmiş. Buraya bir sürü balık geliyormuş. Orda ağaçlar da varmış. Ayrıca kartal ve papağanlar varmış. Kuşlar bu adayı sevmişler ve orda yaşamaya başlamışlar. Bu masal da burada bitmiş.